Giriş Yapın

Facebook ile Bağlan Sizin adınıza paylaşım ve izinsiz gönderim yapmıyoruz.
Çocuklarda Beta Mikrobuna Dikkat!
Çocuklarda Beta Mikrobuna Dikkat!
Çocuklar En Çok Bu Kış Hastalıklarına Yakalanıyor-1
Çocuklar En Çok Bu Kış Hastalıklarına Yakalanıyor-1

Çocuklar En Çok Bu Kış Hastalıklarına Yakalanıyor-2

Çocuklar En Çok Bu Kış Hastalıklarına Yakalanıyor-2

Çocukların okul öncesi dönemde yılda 6, okul çağı döneminde ise yılda 10 kere kış hastalıkları geçirebildiğini söyleyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Osman Özdemir alınabilecek tedbirler hakkında önerilerde bulunuyor.

Otit (orta kulak enfeksiyonu)

Hayatın ilk 2 yılında tüm çocukların % 90'ına en az bir kez akut otit tanısı konulur. Orta kulak iltihabı tekrarlayan bir hastalıktır ve 7 yaşına kadar tüm çocukların 1/3'ünden fazlası birkaç kez orta kulak enfeksiyonu geçirir.
Çocuklarda östaki tüpünün gelişimsel farklılıkları, tam olgunlaşmamış bağışıklık sistemi ve sık tekrarlayan virüs kaynaklı üst solunum yolu enfeksiyonları otit gelişiminde büyük rol oynar. Üst solunum yolu hastalıkları ve alerjik hastalıklarla birlikteliği sıktır. Orta kulak iltihabı geçiren çocukta, gece yatınca artan veya aniden uykudan uyandıran bir ağrı, ateş, iştahsızlık, kusma ve bulantı görülebilir. Bebekler otit olduğunda, kulaklarını ellemez veya elletmek istemezler. Yeni doğan bebeklerde ise, huzursuzluk, ağlama ve uyuyamama kulak ağrısına işaret edebilir. Bazen kulaktan kanlı veya iltihaplı akıntı görülebilir. Ağrı kesici çocuğu rahatlatır. Yakın takiple antibiyotik kullanmadan geçirilebilir, ancak genellikle antibiyotik tedavisi uygulanır.

Sinüzit

Burun boşluğunun çevresinde yer alan hava boşlukları olan sinüsler, çocuklarda genellikle 10 günden fazla süren üst solunum yolu enfeksiyonlarında etkilenir. Göz ve kafa içi yayılmalarına sebep olma riski nedeniyle erişkin sinüzitlerinden farklılık gösterir. 10-15 günden fazla süren üst solunum yolu enfeksiyonu bulgularının hafif ateş ile birlikte olması, koyu kıvamda, sarı-yeşil renkte burun akıntısı, boğazda yanma hissi ile geniz akıntısı, öksürük, kötü kokulu nefes, mide bulantısı ve kusma, 6 yaşından büyük çocuklarda baş ağrısı, huzursuzluk, halsizlik, göz çevresinde şişlik ve gözaltı morlukları sık görülen belirtilerdir. Antibiyotik tedavisi ile sinüzit belirtileri birkaç günde gerilemeye başlar. Antibiyotik tedavisine 10-14 gün kadar devam edilmesi gerekmektedir. Ayrıca geniz akıntısını kesen ilaçlar ve burun açıcı spreyler kullanılabilir. Yeterli tedavi edilmezse veya hastada yapısal bozukluk varsa tekrarlayabilir ya da kronikleşebilir.

Krup (larenjit, laringotrakeobronşit)

5 yaşından küçük çocuklarda kış aylarında sık görülen ve salgınlar yaparak korkutucu olabilen bir hastalıktır. Sebebi çoğunlukla virüsler, nadiren bakterilerdir. Hastalanan çocuklarda önce burun akıntısı, hafif öksürük ve ateş şeklinde üst solunum yolu enfeksiyonu belirtileri görülür. Kısa sürede ses kısıklığı, nefes alırken hırıltı, öksürük, solunum sıkıntısı ve ateş gibi şikâyetler eklenir. Ses tellerindeki ödem nedeniyle özellikle geceleri ve ağlamakla şiddetlenen solunum sıkıntısı ve “havlar tarzda” öksürük nöbetleri tipiktir. Ağlayıp heyecanlanınca solunum sıkıntısı artacağı için, ailenin ve çocuğun sakin olması önemlidir. Bol sıvı alımı sağlanmalı, çocuk dik pozisyonda oturtulmalı, temiz hava ve soğuk buhar ile rahatlatılmalıdır. Şikâyetler sıcak buharla da azaltılabilir, ancak yanık riski nedeniyle tercih edilmez.

Bronşit

Bronş adı verilen büyük havayollarının enfeksiyonudur. Akut bronşitte etken sıklıkla virüslerdir. Ayrıca bakteriyel enfeksiyonlar, pasif sigara içiciliği ve mide içeriğinin akciğerlere kaçması (gastroözefagial reflü) da akut bronşite neden olabilir. Üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra büyük çocuklarda öksürük, hırıltılı solunum ve yoğun balgam çıkarma ile ortaya çıkar. Burun akıntısı ve hafif ateş de olabilir. Tedavi edilmezse zatürre gelişebilir. Tedavide bol sıvı alınması, istirahat edilmesi ve sigara dumanından uzak durulması önemlidir. Bakteriyel bronşitte ise antibiyotik verilebilir. Kronik bronşit, bu şikâyetler 4 haftadan uzun sürerse düşünülür. Ancak bu durumda mutlaka astım gibi altta yatan bir hastalık vardır.

Bronşiolit

Solunum yollarının küçük dalları olan bronşiollerin (bronşçukların) virüslerden kaynaklanan enfeksiyonlar ile daralmasıdır. Bronşiolit kış aylarında sıklıkla 2 yaş altı çocuklarda salgınlara yol açar ve 1 yaşından küçük bebeklerde çoğunlukla hastaneye yatışı gerektirir. Erken doğum, annenin sigara içmesi, kronik akciğer hastalığı ve doğuştan kalp hastalığı bronşiolit açısından risk faktörleri arasındadır.
İlk şikâyetler burun akıntısı, öksürük ve hafif ateş gibi üst solunum yolu enfeksiyonu ile uyumludur. Birkaç gün içerisinde solunum sayısında artış, göğüste çekilmeler ve hışıltılı solunum gelişir. Huzursuzluk, iştahsızlık, beslenme güçlüğü, kusma, solunum sıkıntısı ve morarma da görülebilir. Tedavi edilmezse zatürre gelişebilir. Hafif belirtileri olan hastalarda beslenmeyi düzenleme, sıvı alımını arttırma, burun temizliğinin yapılması ve gerekirse ateş düşürücülerin kullanımı ile evde bakım yapılabilir. Hastane takibinde ise destek tedavisinin yanında bronşiolleri genişleten buhar tedavileri, damar içine sıvı tedavileri, gerekirse solunum desteği ve antibiyotik tedavileri verilebilir.

Zatürre (pnömoni)

Akciğerlerde hava yollarının son kısmında yer alan hava keseciklerinin (alveollerin) hayatı tehdit edici enfeksiyonudur. Zatürre dünyada 1-4 yaş arası çocuklardaki ölüm nedenlerinin yüzde 40’ından sorumludur. Virüsler ve bakteriler zatürreye neden olabilir. Bu hastalıkta oksijen alışverişi etkilendiği için oksijen düşer ve solunum sıkıntısı ile hastanın genel durumu bozulur. Halsizlik, yüksek ateş, şiddetli ve balgamlı öksürük, hırıltı, iştahsızlık, bulantı, kusma ve karın ağrısı ile başlar, enfeksiyon ilerledikçe hızlı soluk alıp verme, nefes alıp verirken göğüs duvarında çekilmeler, solunum sıkıntısı ve morarma ortaya çıkar. Bakterilerin yol açtığı zatürrede tedavi antibiyotikle yapılır. İyileşme süresi zatürrenin türüne göre 1-4 hafta arasında değişir. Zatürre yılda ikiden fazla tekrarlıyorsa ya da iyileşmesi beklenen sürede gerçekleşmiyorsa altta yatan nedenler araştırılmalıdır. Bebeklere yapılan rutin aşılama ile zatürreye neden olan bazı bakterilerden korunma sağlanır.

Rotavirüs ishali

Ülkemiz gibi ılıman iklimlerde Eylül ile Nisan ayları arasında, 5 yaş altı çocuklarda, ateş, bulantı, kusma ve sıvı kaybına neden olan bir virüs hastalığıdır. Rotavirüsün, dünya genelinde yılda 125 milyon çocukta ishale neden olduğu ve bu bebeklerden 600 bininin kaybedildiği bilinmektedir. Özellikle 2 yaş altındaki bebeklerde, ishal süresi uzarsa sıvı ve kilo kaybı fazla olur ve çocuğun hastaneye yatırılması gerekir. Kaybolan sıvının yerine konulması, bağırsak florası ve mukozanın düzelmesi için destek tedavileri verilmesi önemlidir. Rotavirüs çok bulaşıcı bir mikrop olduğu için, genel hijyen ne kadar iyi olursa olsun, hemen her çocuk 5 yaşını doldurmadan rotavirüs ishali geçirir. Rotavirüs ishali, bebeklik döneminde yapılan aşılama ile önlenebilir.

Bulaşıcı kış hastalıklarından korunma için yapılması gerekenler

• El yıkamaya özen gösterip çocuklara bu yönde eğitim verilmeli,
• Sınıflar kalabalık olmamalı,
• Enfeksiyonu olan çocuklar okula gönderilmemeli,
• Sınıflar her teneffüste 10 dakika süreyle havalandırılmalı,
• Oyuncaklar ve kullanılan diğer malzemeler sık sık dezenfekte edilmeli,
• Havlu yerine kağıt havlu kullanılmalı,
• Sigara içilen ortamlardan uzak durulmalı,
• Düzenli doktor kontrolü ve doktor uygun görürse grip aşısı yaptırılmalı,
• Rutin aşılama-bağışıklama programına uyulmalı,
• Gereksiz antibiyotik kullanımı önlenmeli,
• Sağlıklı beslenmeye ve su tüketimine özen gösterilmeli
• Bebekler mümkün olduğunca anne sütü ile beslenmelidir.

Doktor kontrolü gereken durumlar

Bebeklerde 38, çocuklarda 39 derece veya üzerinde ateş ölçülmesi, yeterli sıvı alınamaması ve/veya normalden az idrara çıkma, mide bulantısı ve kusma, karın ağrısı, olağan dışı uyku hali, şiddetli baş ağrısı, nefes alıp vermekte güçlük (solunum sıkıntısı), sık nefes alıp verme, göğsün belirgin şekilde inip kalkması, göğüste çekilme, burun kanadının solunuma katılması, dudak kenarları ve tırnak yataklarında morarma, sürekli ağlama, kulak ağrısı, sık tekrarlayan öksürük, dalgınlık ve şuurda değişiklik, iştahsızlık ve günlük besin tüketiminin yarı yarıya azalması durumlarında mutlaka doktora başvurulmalıdır.

 

İlginizi Çekebileceğini Düşündüğümüz Diğer Haberler
FACEBOOK YORUMLARI
ANNEBEBEK ÜYELERİ NE DİYOR?

Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.

Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..