Dalga Kirliliği Dengemizi Bozuyor

Hızla gelişen teknolojinin yarattığı elektromanyetik kirliliğin; unutkanlık, algılama bozuklukları, stres, depresyon, panik atak gibi hastalıkların artmasına neden olduğunu belirten Reem Nöropsikiyatri Merkezi’nden Uzman Dr. Mehmet Yavuz, metropollerde yaşayan insanların maruz kaldığı tehlikelere dikkat çekiyor. Toprakla temasın ise önemine değiniyor. 

Gelişen teknoloji hayatı bir yandan kolaylaştırırken diğer yandan önemli fiziksel ve psikolojik hastalıklara davetiye çıkarıyor. Yeşil alanların tahrip edilmesi ve eski ahşap binaların yerini betonarme yapıların almasını büyük tehlike olarak nitelendiren Dr. Mehmet Yavuz, toprağa temas etmeden yaşayan günümüz insanının modern çağ hastalıklarıyla mücadele etmeye mecbur kaldığını söylüyor.  

Kablolu İletişim Ağına Dönmek Şart!

İş hayatı ve sosyal yaşamda kullanılan kablosuz iletişim araçlarının yaydığı elektromanyetik dalgalar tüm vücudumuzu özellikle de beynimizi olumsuz etkiliyor. ‘Dumansız Hava Sahası’ ile beraber dalgasız bir hava sahasına da ciddi şekilde ihtiyacımız olduğunu belirten Dr. Yavuz, insanların elektronik cihazların yarattığı tehlike konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.

Eskiden kablolu kullanılan TV, radyo, telefon ve internet günümüzde ‘wireless’ dediğimiz kablosuz sistemle kullanılıyor. Uydu aracılığıyla havadan yeryüzüne ulaşan sinyaller hayatımızı kolaylaştırırken yarattığı tehlikeyle de vücudumuzu sarıyor. Bu elektromanyetik dalgaları kontrol etmek ve minimuma indirmek için iletişim araçlarında kablolu sisteme dönmemiz gerektiğini belirten Dr. Yavuz, cep telefonu, uzaktan kumanda ve bilgisayarın hayatımızdaki rolünü azaltmak gerektiğinin altını çizdi. Dalga kirliliğinin vücudumuzun elektromanyetik dengesini bozduğunu belirten Dr. Yavuz, bu durumun birçok fiziksel ve psikolojik hastalığı tetiklediğini vurguladı.

Çıplak Ayakla Toprağa Basmak En İyi Yöntem!

Elektromanyetik dalgaların zararını en aza indirgemek için özellikle toprakla uğraşmak gerektiğini belirten Yavuz, haftada en az 2 defa çıplak ayakla toprak üzerinde yürümeyi öneriyor. Bu imkânı yaratamayanlar için de saksı çiçekleriyle uğraşmak bir diğer yöntem. Böylece vücudumuzdaki elektromanyetik yükü ayaklarımız veya ellerimiz vasıtasıyla boşaltmış oluyoruz.

Bir diğer önemli noktanın evin elektrik tesisatındaki toprak hattı olduğunu belirten Dr. Yavuz, toprak hat dışındaki tesisatların elektronik cihazların ömrünü kısalttığına ve elektromanyetik dalgaları daha fazla açığa çıkardığına dikkat çekti.
 

Elektromanyetik Dalgalar Çakraları Olumsuz Etkiliyor…

Toprak üzerinde ayakkabı veya çorap ile değil çıplak ayakla dolaşmak gerektiğinin altını çizen Yavuz, Uzakdoğu meditasyon öğretisinde özellikle üzerinde durulan ve vücudun enerji dolaşımında büyük rolü olan çakra noktalarının da bu dalgalardan olumsuz etkilendiğini belirtti.