Giriş Yapın

Facebook ile Bağlan Sizin adınıza paylaşım ve izinsiz gönderim yapmıyoruz.
Kolik Varsa Panik Yok!
Kolik Varsa Panik Yok!
Kolik Sancısı ve Besin Alerjisi Sancısı Arasındaki Farklar
Kolik Sancısı ve Besin Alerjisi Sancısı Arasındaki Farklar

Bebeklerde Sık Görülen 5 Sorun

Bebeklerde Sık Görülen 5 Sorun

Yeni doğan bebekler gerek cilt yapıları gerekse bağışıklık sistemlerinin henüz yeterince olgunlaşmamış olmasından dolayı, çevresel etkenlerden daha fazla etkilenirler. Özellikle yaşamın ilk birkaç ayında, dış dünyaya uyum sağlama çabası, zaman zaman bazı rahatsızlıklarla kendini gösterir. Bebeklerde en sık görülen 5 sorun hakkında Amerikan Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Hülya Çelik Seyyarsabit’ten bilgiler aldık.

Pamukçuk 

Ağız içi pamukçuk, Candida albicans adı verilen bir mayanın (bir tür mantar) aşırı büyümesinden kaynaklanır. Çoğu insan (bebekler dahil) doğal olarak ağızlarında ve sindirim sistemlerinde normal büyüme olarak kabul edilen Candida'ya sahiptir. Beyaz lekenin altında kızarıklıklar mevcutsa, bebekte pamukçuk var demektir.

Pamukçuk ağrılı bir sorun olabilmektedir. Bunun dışında, bebeğin genel olarak huzursuz olması, memeyi ağzına almaması, biberon almak istememesi, diline veya damağına süt değdiğinde ağlaması, yutmakta güçlük çekmesi pamukçuğun diğer belirtilerindendir.
Bebeklerin ağız temizliği kolaylıkla gerçekleştirilebilecek bir işlemdir.
• Temiz bir tülbent veya gazlı bez önceden kaynatılıp soğutulmuş suya batırılarak ağız içi temizliği için kullanılabilir. Islatılmış bezle bebeğin yanak içleri ve dil üstü hafifçe silinebilir.
• Pamukçuk tedavisinde en çok bilinen ve yaygın bir şekilde uygulanan bitkisel tedavi yöntemi, karbonattır. İçme suyu kaynatılır, içine az bir miktar karbonat eklenir. Daha sonra temiz bir bez parmağa geçirilerek bu karışıma batırılır ve ardından bu bezle ağız içi temizlenir.
Bebekte pamukçuk oluşturan nedenin belirlenmesi önemlidir.
• Annenin göğüs ucundan kaynaklanan bir enfeksiyon varsa, bu durum tedavi edilmelidir.
• Bebeğin kullandığı biberon ve emzikler sık sık steril edilmelidir.
• Ağzında pamukçuk olan bebeğin anne sütü almasında hiçbir sakınca yoktur. Emziren annelerin özellikle meme başı temizliğine dikkat etmesi gerekir.
• Doktor tarafından verilen ve pamukçuk damlası olarak bilinen ilaçlar kullanılabilmektedir. Damlalar düzenli kullanılırsa, yaklaşık 8-10 gün içinde pamukçuk kendiliğinden geçer.
 

İsilik

İsilik bebeklerde çok sık görülen bir durumdur. Genellikle sıcak ve nemli havalarda ortaya çıkan ve kırmızı ya da pembe renkli kaşıntılı kabarıklıklar olarak tanımlanan isilik, çoğunlukla bebeklerde ve küçük çocuklarda görülür.

Bebeklerde isilik, bebeklerin cilt gözeneklerinin erişkinlere göre daha küçük ve ter bezlerinin tam olarak gelişmemesi nedeniyle oluşur. İsilik bebeklerde tam gelişmemiş ter bezlerinin dışarıya açılan kanallarının tıkanması nedeniyle ortaya çıkar. Ter dışarıya atılmadığında, ter kanallarda birikir ve isilik belirtileri görülmeye başlar. Cildin bazı kısımlarında batma, kaşıntı ve acı hissedilmesine neden olabilir, ancak tehlikeli değildir.
• Kaşıntı ve kızarmayı önleyen merhemlerin düzenli kullanımı önerilir.
• Ter bezlerini rahatlatan losyonlar reçete edilir.
• Ilık suyla duş almak ve rahat kıyafetler giymek çocuğa iyi gelecektir.
• İsilik tipine göre doktor tarafından serinletici losyon ve kremler çocuğun şikayetlerinin giderilmesine yardımcı olur. Hafif, pamuklu, vücuda hava aldıran kıyafetler giyilmelidir.
• Bebekler” üşür düşüncesiyle” aşırı giydirilmemeli, sarılmamalıdır. Bebek isilik oluyorsa, en sık etken çok fazla giydirilmesi veya örtülmesidir.
• Sık sık ılık banyo yapılmalı ve yumuşak bir temizleme ürünü veya antiseptik içeren sabunlar kullanılmalıdır.
• Yaz sıcaklarının kendisini göstermesiyle çocukların vücudunda pişik ve isilik oluşumu artmaya başlar. Çocuklarda pişik ve isilik oluşmasını önlemenin en iyi yolu, deniz suyudur. Tuzlu su pişik ve isiliği önler.

Kolik

Gaz sancısı olarak da tanımlanabilen “kolik bebek” tanısının koyulabilmesi için 3 ya da 4 aydan küçük bebekte, haftada en az 3 gün boyunca ve gün içinde yaklaşık 3 saat süren huzursuzluk, kasılma ve ağlama nöbetleri görülmesi gerekir.
• Kolik bebekteki ağlama, normal ağlamalardan farklıdır.
• Kolik atakları genellikle bebek 3 haftalıkken başlar ve 6-8. haftalarda pik yapar.
• Bebeklerin yaklaşık yüzde 60'ında 4 aylık olduğunda kolik şikayetleri geriler. Ancak 6-9 aya kadar atakları devam eden kolik bebekler de görülebilmektedir.
• Kolik bebeğin ağlamaktan yanakları kızarır, kaşları çatık, yüz ifadesi buruşuk şekil alır.
• Kolik bebek gaz sancıları nedeniyle ayaklarını karnına doğru çeker. Yüksek ve ince bir ses tonuyla ağlamayı sürdürür.
Annede gaz yapan gıdalar bebekte de gaz yapabilir. Fakat her anne ve bebek için bu durum değişkendir.
• Annenin sigara içiyorsa bırakması, aşırı çay ve kahve tüketimini azaltması, diyetinden inek sütünü çıkartması gerekir.
• Gaz yapması nedeniyle bazı besinler dikkatli yenilmelidir (mercimek, bulgur, nohut, fasulye, mısır, yeşil mercimek, soya, yulaf gibi kuru bakliyatlar, ayrıca lahana, brokoli, karnabahar, bürüksel lahanası, soğan, pırasa, bezelye, bakla, turp gibi sebzeler).
• Ayrıca bebeğe 6 aydan önce katı gıdalar verilmemesine dikkat edilmelidir. Emziren anne bu besinleri deneyerek beslenmesine eklemelidir.
• Süt gaz yapıyorsa yerine laktozsuz süt, yoğurt yerine probiyotik yoğurt veya kefir tüketilmelidir.
• Gaz problemi çok fazla yaşanıyorsa, çiğ sebze ve meyve tüketilmemeli, pişmiş meyve kompostoları ve haşlanmış sebzeler tüketilmelidir.
• Annenin yemeklerinde kimyon kullanması bebeğin gaz sorununu azaltabilir.
• Karnına sıcak havlu koymak, bebeğe duş aldırmak ve sonrasında bebek yağı ile göğüs kafesinden başlayarak kasıklara doğru dairesel hareketlerle yapılan masaj bağırsakları harekete geçirmekte ve arada bebeğin bacaklarını karnına ittirmek bebeğin gaz çıkarmasını kolaylaştırmaktadır.
• Gaz sancısında en sık kullanılan simetikon damla, günde 4 defa - 8 damlaya kadar verilebilmektedir. Etkinliği ancak birkaç günlük düzenli kullanımdan sonra görülür.
• Bebeğin aç ya da susamış olup olmadığı kontrol edilmelidir. Aç olduğunu düşünülüyorsa, meme veya (anne sütü almıyorsa) biberonla beslenme denenebilir.
• Bebek kucağa alınıp, karnının üzerine yatırılıp hafifçe sırtına vurulabilir. Karınlarına basınç uygulayıp sırtlarına vurmak veya sırtlarını sıvazlamak onları rahatlatacaktır.
• Sindirimi çok kolay olmasına rağmen anne sütüyle beslenen bebeklerde de kolik olabilir. Asla anne sütü kesilmemeli, doktora danışmadan ek olarak mama verilmemeli veya bebek mamayla besleniyorsa, sık mama değişikliği yapılmamalıdır.
• Bebek hala ağlıyorsa, doktoru aranmalıdır.

Bez dermatit – pişik

Bez dermatit, bebeklerde bez bağlanan bölgede oluşan döküntülerdir. Bebek bezi dermatiti en sık 9-12 aylık bebeklerde gözlenir. Özellikle bezin temas ettiği alanda parlak kırmızı görünüm tanı koydurucudur. Derideki bu döküntüler kaşıntıya da neden olabilmektedir. Bebek ve küçük çocuklarda alt bezinin altında kalan bölgede sürtünme, nem artışı, idrar ve gaytanın cilde teması gibi hazırlayıcı faktörlerin etkisiyle cildin bariyer işlevinin bozulması sonucu ortaya çıkan önemli bir problemdir.
• Hafif olgularda o deri bölgesi kızarık, daha ağır olgularda ise büller ve açık yaralar şeklindedir ve oldukça ağrılıdır.
• Genellikle karnın alt bölgesi, inguinal bölge, genital bölge ve gluteal bölgede döküntüler görülür.
• Hafif olgularda çinko oksit, dimetikon gibi deri üzerinde bariyer oluşturan kremlerle tedavi edilebilir.
• İnatçı olgularda doktor tarafından verilen hafif etkili topikal steroidlerin kısa süreli uygulanması faydalıdır. Mümkünse 3 gün, gerekirse 2 haftayı geçmeyecek şekilde kullanılabilir.
• Emzirilerek beslenen bebekte egzama varsa, bu genellikle anne sütündeki alerji yapan antijenlerin bebeğe geçmesi sonucudur. Böyle bir durumla karşılaşan anne öncelikle yaygın besin alerjenleri olan inek sütü, tavuk yumurtası, soya, buğday ve yer fıstığından uzak durmalıdır.

Konak 

Konak, yeni doğan bebeklerde ilk 4 veya 5 ayda, sarımsı, yağlı pul ve kabukların oluşumuyla ortaya çıkabilecek cilt sorunudur. Özellikle kafa derisi üzerinde bulunur, kaşlara, alna, burun kenarlarına, çeneye ve kulakların arkasına uzanır, ancak kasık kıvrımları gibi vücudun diğer kısımlarını da etkileyebilir. Konak tıbbi müdahaleye gerek kalmadan birkaç hafta içinde kendiliğinden geçer. Konaklar kendiliğinden geçebileceği gibi, uzun uğraşlar sonucu geçmeyebilir.
• Bebeklerde yaygın olan konak elle kaldırılmaya çalışılmamalıdır.
• Nadiren görülse de, bazı bebekler için bu süre 1 seneyi bulabilir.
• Tercih edilecek olan bebe şampuanı nemlendirici etkili olursa, cildin sıvı ihtiyacının karşılanması ve yeniliğinin korunması açısından fayda sağlar. Bu şekilde konak oluşumu engellendikten sonra, nemsizlikten dolayı oluşan kepeklenme gibi sorunların da önüne geçilmiş olur.

İlginizi Çekebileceğini Düşündüğümüz Diğer Haberler
FACEBOOK YORUMLARI
ANNEBEBEK ÜYELERİ NE DİYOR?

Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.

Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..