Giriş Yapın

Facebook ile Bağlan Sizin adınıza paylaşım ve izinsiz gönderim yapmıyoruz.
 D Vitamini Bebek Gelişiminde Kilit Rol Oynuyor
D Vitamini Bebek Gelişiminde Kilit Rol Oynuyor
0 - 3 Yaş Bebek Büyümesi
0 - 3 Yaş Bebek Büyümesi

Bebeğinizle Aranızdaki Muhteşem Bağ: Güven

Bebeğinizle Aranızdaki Muhteşem Bağ: Güven


GÜVENLİ BAĞLANMA
Gelecekteki O’nu şekillendiren bir güç mü?

Güvenli bağlanma tanımı son yıllarda daha çok dile getirilmeye, günlük sohbetlerimizde de geçer olmaya başladı. Nedir, nasıl olur araştırmaya başladıkça aslında çok da uzak olmadığınız bir konu olduğunu, hatta tanımı bilmeden uyguladığınızı fark edebilirsiniz. O zaman doğru yoldasınız, biraz daha bilgi sahibi olmak ve kendimizi geliştirmek için Özel Eğitim Öğretmeni ve Psikolog Mine Ağır’a sorularımızı yönelttik.

Dünyaya gözlerimizi açtığımız andan itibaren ihtiyacımız olan en temel duygu güven duygusudur. Yaşamın ilk iki yılında anne ile çocuk arasında kurulan bağ onun gelecek yıllarının sağlıklı olması için atılan en önemli temeldir.

Güvenli ve güvensiz bağlanma tanımları neyi ifade eder?

Bağlanma; bebek ve birincil bakım veren arasında gelişen, bir tarafın ya da iki tarafın da yakınlık aradığı, stres ve ayrılık durumlarında kendini daha çok gösteren duygusal bağdır.

Her anne baba ve bebek arasında bir bağlanma oluşur; fakat bağlanma türü anne-bebek bağlanması, bebeğin ihtiyaçlarının karşılanıp karşılanmaması ve  nasıl karşılandığı ile ilgili değişir. Bir bebeğin en temel ihtiyaçları beslenme, güvenlik ve sevgidir. Bağlanmanın en önemli unsuru, bebeğin ihtiyaçlarının bakım veren tarafından anlaşılması ve uygun şekilde karşılanmasıdır.

Yeni doğan bir bebeğin sağlıklı bir gelişim göstermesi için fiziksel ve duygusal ihtiyaçları karşılanmalıdır. Bu ihtiyaçların karşılanması sağlıklı bir güvenli bağlanma oluşmasına katkı sağlar. Bebek daha çok vakit geçirdiği kişi ile değil, ihtiyaçlarını karşılayan kişi ile arasında sağlıklı bir bağ geliştirir. Bağlanma her ne kadar 0-2 yaşları arasında gerçekleşse de çocuğun hayatı boyunca etkileri sürer.

Bağlanma tipi ve anne-baba ile ilişki çocuğun diğer insanlarla olan ilişkilerini, sosyal yaşantısını, benlik algısını ve dünyaya bakışını şekillendirmede önemli rol oynar. Bebeğin kurduğu bağ ilerdeki sosyal, duygusal ve zihinsel gelişimini destekler ve yetişkin bir birey  olduğunda kuracağı ilişkileri, dünyayı  güvenli veya güvensiz bir yer olarak görüşünü, benlik algısını ve kişiliğini etkiler.

Anne babası ile arasında güvenli bir bağlanma olan çocuklar, annenin ve babanın her zaman yanında olduğunu, ihtiyaçlarına cevap vereceğini, ulaşılabilir olduğunu bilir. Anne babası yanındayken rahattır, etrafı rahatça keşfeder. Güvenli bir bağlanma olan çocuklar, annenin babanın yokluğunda tepki gösterir  fakat  geri döndüğünde sakinleşirler.

Seni duyuyorum, anlıyorum ve değer veriyorum

Ebeveyninden ''ben buradayım, seni duyuyorum, seni anlıyorum, sana değer  veriyorum'' mesajlarını alan, anlaşıldığını, değerli olduğunu, kabul edildiğini  hisseden  ve böylece güvenli bağlanan çocuğun hem kendine ve hem de çevresine güveni olumlu yönde desteklenecektir. Bu mesajları iletebilmenin en temel yolu dünyaya geldiği andan hatta anne karnındaki dönemden itibaren onun olumlu ve olumsuz tüm duygusal sinyallerini anlamak, duygularıyla bağlantı kurmak, ona anlaşıldığını hissettirmek, duygularını yargılamadan, küçümsemeden veya göz ardı etmeden olduğu gibi kabul ederek ihtiyacına yanıt vermekten geçer.

Güvenli bağlanan çocuklar, zorluklar karşısında ''BEN BAŞA ÇIKABİLİRİM'' inancına sahiptirler ve özgüvenleri daha yüksektir. Güvenli bağlanan çocuklar ayrıca sezgilerini kullanarak  çevresini yönetmekte daha başarılı olurlar.

Güvensiz bağlanan çocuklar ise çevrelerine karşı çok daha az merak duyar ve çekingen tavırlar sergilerler. Pek çok çalışma, erken çocukluk dönemindeki güvenli bağlanan çocukların ileriki yıllarda sosyal ilişkilerinde daha yetkin olduklarını, güvenli bağlanan çocukların güvensiz bağlanan akranlarına göre daha kolay uyum sağladıklarını da göstermektedir.

Araştırmalar güvenli bağlanan çocukların ilkokul yıllarında arkadaşları arasında daha çok kabul edildiklerini ve daha fazla arkadaşlarının olduğunu da ortaya koyar. Bu çocukların ders notlarının daha yüksek olduğu, hedef odaklı ve işbirlikçi olmaya daha yatkın oldukları tespit edilmiştir. Güvensiz bağlanan çocuklar, akademik süreçlerde daha çok zorlanmışlardır. Güvensiz bağlanım, olumsuz duyguların ve ruh sağlığı için de bir risk faktörüdür.

Aileler, güvenli bağlanmayı desteklemek için neler yapabilir?  
                

  • Doğduğu andan itibaren bebek ile iletişim kurarken gözlerinin içine bakmak, bebek ile anne-baba arasındaki bağı kuvvetlendirir.
  • Özellikle hayatın ilk dönemlerinde, bebeklerin hayatında sabit bakım veren  kişiler, sabit figürler olmalıdır.
  • Çocukların hayatlarındaki diğer bakım verenlerin (bakıcıların vb.) sık sık  değişmesi güvenli bağlanma ilişkisini kurulmasını olumsuz yönde etkiler.
  • Bebekleri, küçük çocukları ayrılıklara hazırlamak önemlidir. Örneğin; işe giderken bebekle konuşup onu ayrılığa hazırlamak için ''Ben  şimdi işe gidiyorum sana anneanne ben yokken çok iyi bakacak. Akşam olunca eve geleceğim yine buluşacağız.'' diyebilirsiniz. Evden çıkarken çocuğa  görünmeden çıkmak, kaçmak, çocuğun size olan güvenini zedeler, güvensizlik duygularını pekiştirir ve ayrılığa tepkilerini artırır. Bu sebeple mutlaka çocuğa veda edilmelidir. Gideceğini bebeğe belli etmek, vedalaşıp tekrar geri geleceğini belirterek evden ayrılmak çocuğun kendini terk edilmiş hissetmesinin önüne geçer ve güvende hissetmesine yardımcı olur. Vedalaşmadan evden çıkmak baş edilmesi daha zor olumsuz sonuçlara yol açar.
  • İlk bakım verenlerin anneler olmasına rağmen bebekler ilk dönemlerden itibaren babalarına karşı da bağlanma geliştirirler. Babaların, bebeğin hayatındaki rolü çok değerlidir. Ne kadar  zaman geçirdikleri, oyun  oynamaları  etkileşimde bulunmaları değerlidir.
  • Bebekle fiziksel temas kurmak, güvenli bağlanma için çok değerlidir. Bebek ile oynanan gıdıklama, “ceeee” oyunları, el-ayak masajları güvenli bağlanmayı güçlendirir.
  • Bebeğin duygularına uygun şekilde karşılık vermeli ve bebek için ulaşılabilir olunmalıdır. Bebek korktuğunda, üzüldüğünde olduğu gibi, olumlu duygular yaşadığında da anne-babasının yanında olabileceğini bilmesi gerekir.
  • Bebekle ya da erken dönemde olan çocukla işe giderken, dışarı çıkarken vs. bir süre ayrı kaldıktan sonra tekrar bir araya gelindiğinde bebeğin ne kadar süre anne baba ile vakit geçirmeye ihtiyacı olduğunu iyi gözlemlemek, ne için dışarda olduğunu tekrar açıklayarak tamamlayıp döndüğünü söylemek, bebeğe ihtiyacı olan bu süreyi önce mutlaka vermek, verdikten sonra başka işler ile meşgul olmak, bebeğin ayrı kaldıktan sonra da anne babaya ulaşabileceği ve duygusal ihtiyaçlarını karşılayabilecek zamanın ona tanınacağını öğrenmesine ve kendini güvende hissetmesine yardımcı olur.
İlginizi Çekebileceğini Düşündüğümüz Diğer Haberler
FACEBOOK YORUMLARI
ANNEBEBEK ÜYELERİ NE DİYOR?

Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.

Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..