Giriş Yapın

Facebook ile Bağlan Sizin adınıza paylaşım ve izinsiz gönderim yapmıyoruz.

Balkona Gelen Güvercin

Balkona Gelen Güvercin

Bahçede yürürken buldum onu, kımıldamadan duruyordu.Yanına gittim, halsizdi, hareket etmekte zorlanıyordu.
Öylece bırakmaya gönlüm razı gelmedi ve hızlı bir kararla avuçlarımın içine alıp doğruca eve getirdim. Oğlum görünce çok sevindi çünkü oldum olası hayvanları özellikle de kuşları çok sever.
“Bir süre balkonda bakacağız ona.” dedim.
“Anne bu çok tatlı bir güvercin, ismi Ahmet olsun.” dedi.
Ve böyle başladı güvercin Ahmet’le olan maceramız ve anılarımız.
Uçamadığı, yürüyemediği için karton bir kutunun içine ona ev yaptık, yemek ve su verdik.
Sonra eşimle beraber en yakın veterinere götürdük, nesi var nesi yok anlamak için.
“Zehirlenmiş büyük ihtimalle” dedi veteriner. Üzüldüm bunu duyunca, sokaklarda yediği içtiği bir şeyler dokunmuş olmalıydı.
İyileşme ihtimali hakkında pek yorum yapmak istemeyen doktor iğne yaptı ve ilaç verdi ona.
Ve bizim de oğlumla evde güvercin bakma hikayemiz böylece başlamış oldu. Batu sürekli onunla konuşuyor, suyunu vermeme yardımcı oluyordu. İlaçlarını düzenli veriyor, pirinç, bulgur, buğday koyuyordum önüne yemek olarak. En çok bulguru sevdi.
Günlerce bizimle kaldı, evimizin bir parçası, oğlumun bir arkadaşı oldu. Benim için de hasta ve ilgilenmem gereken sevdiğim, üzerine titrediğim bir bebek gibiydi.
Bu süreç içinde birkaç kez daha veteriner ziyaretine gittik ve yeni iğneler yaptılar Ahmet’e.
“O bir sokak canı” diyerek hiçbir ücret almayan veterinere de ayrıca teşekkür etmek isterim, çünkü işini gerçekten kalbiyle, sevgiyle yapıyor.
Eve gelince kuşumuzun yürüme denemeleri yapıp hatta kanatlarını çırpmaya başladığını görmek hepimizi en çok da oğlumu mutlu etmişti. Hatta oğlumun arkadaşı bile olaya dahil olmuş, güvercinin halini hatırını sormaya başlamıştı. Çocuklar ne çok seviyorlar hayvanları, onlara karşı ne kadar şefkatliler değil mi?
Sanıyorum aradan 10 gün falan geçmişti. Bir sabah uyanıp suyunu, yemeğini vermek için balkona çıktığımda güvercinimiz artık melek olmuş ve melek olarak uçmaya karar vermişti. Belki de fiziksel olarak çektiği sıkıntılar onu çok yormuştu kim bilir...
Buruk bir üzüntü olsa da içimizde, çok ses etmedik, hatta oğlum durumu çok olgunlukla karşıladı ve bir süre sonra beni teselli etmeye başladı.
Evet, balkona gelen hasta güvercinimiz farklı bir yol deneyerek uçtu beklediğimiz gibi olmasa da.
Bizim için hep semalarda özgürce uçan, daldan dala konan, sağlıklı bir kuş ve oğlumun sevdiği, baktığı bir güvercin olarak kalacak hayallerimizde.
Bize çok şey öğretti, sabrı, sevgiyi ve ilginin önemini hatırlattı yeniden. Ona verdiğimiz sevgiyi bakışlarıyla ve davranışlarıyla onayladı ve yardımımızı kabul etti.
Ve bir kez daha gördük ne yaşarsak yaşayalım sabrın, merhametin ve umudun önemini.Yolun sonuna ulaşmanın dışında yolda yaşananların da ne kadar değerli olabileceğini bir kez daha hatırladık.
İnsanın ve yaşayan her canlının zor durumların içinde bile güzel anılar biriktirebileceğini biz küçücük bir kuştan yeniden öğrendik.
Bu sevgili minik dostumuzu her zaman sevgiyle ve göklerde süzülen haliyle hatırlayacağız.

İlginizi Çekebileceğini Düşündüğümüz Diğer Haberler
FACEBOOK YORUMLARI
ANNEBEBEK ÜYELERİ NE DİYOR?

Yorumları görebilmek, soru, görüş ve önerilerinizi bizimle paylaşmak için facebook hesabınız ile giriş yapmalısınız.

Facebook’ta adınıza gönderim yapmadığınızı bilmenizi isteriz..